Yeniliklere Şapka Çıkartın!
“Gülünç olma!”, “Saçma şeyler söyleme!” şeklindeki “Sakın, .....ma!” formatındaki cümleler, başta örgüt liderleri ve üst düzey çalışanlar olmak üzere hiç kimsenin kendisini sınırlamasına izin vermemelidir. Çünkü yaratıcılık yeri geldiğinde saçma düşünmek, gülünç sorular sormaktır. Bu şekilde kişiler hayal kurar ve hayaller de ilerideki gerçeğin temellerini oluşturur.
“İnsanın zihnini başarı kadar bulandıran, başarısızlık kadar da berraklaştıran hiçbir şey yoktur.”
Günümüzde “Yaratıcılık doğuştan gelen bir yetenektir, sonradan geliştirilmesi mümkün değildir” gibi bir olgunun geçerliliği kalmamıştır. Birkaç basit adımla insanın içindeki yaratıcı yeteneği gün ışığına çıkarması, onu geliştirmesi mümkündür.
Ama öncelikle insanın kendisinde sorun çözücü, değişiklik yaratıcı bir yeteneğin olduğuna inanması gerekir. “Ben yaratıcı değilim, bu işi de başaramayacağım” şeklindeki kötümser düşünceler yaratıcılığın en büyük düşmanıdır.Yaratıcılığı gelişti ren şey ise yüksek standartlar ve büyük umutlardır.
Yaratıcılık için Altı şapkalı düşünme tekniği
Bir Süreç Olarak Yaratıcılık
- Düşüncenin filizlenmesi
- Merak duygusu
- Düşüncenin mayalanmaya bırakılması
- “Buldum!” anı
Bunları biraz daha açmak gerekirse...
İlk aşamada kişi, dış dünyadan, çevreden ya da insanın kendi içinden, iç dünyasından bir düşünce üretiyor ve neden bunu kimsenin yapmadığına dair bir tepki doğuyor.
İkinci aşamada ise kişi, bu düşünceyi geliştirebilmek için merak duyuyor. Bu aşamada biraz öncede belirttiğimiz gibi değişik fikirlere sahip olabilecek insanlarla yeni fikir toplantıları, beyin fırtınaları yapılabilir. Bu beyin fırtınalarında önemli olan, belirli bir konu üzerinde olması ve bu seansların belirli aralıklarla düzenlenmesi. Ayrıca hiçbir kural olmamalı, fikirler sınırlanmamalı ve herkes dilediğini özgürce söyleyebilmeli.
Üçüncü aşamada ise düşünce bir kenara bırakılıyor. Tabi yeni düşüncelere ve fikirlere de her zaman açık olunarak... Edward de Bono’nun “Six Thinking Hats” yaklaşımı düşüncenin artı, eksi yönleri ve nereye varması gerektiğine dair fikirler üretmek konusunda yaratıcı beyinlere rehberlik ediyor.
Six Thinking Hats: 6 Şapkalı Düşünme Tekniği
Olaylara, çok değişik bakış açılarından bakmayı sağlayan çok kuvvetli ve önemli bir metottur. İnsanları alıştıkları düşünce tarzından uzaklaştırmaya ve bir olayın farlı bir yönünü görmeye zorlar. Birçok başarılı insan olaylara pozitif ve rasyonel yönden bakarlar. Bu da onların başarılarının sırrıdır. Sık sık duygusal, sezgisel, yaratıcı, negatif açılardan da problemlere yaklaşırlar. Bu da onların, planların değerlerini küçümsedikleri, yaratıcı sıçrayışlar yaptıkları ve olmayan olaylarla ilgilenmedikleri anlamına gelmektedir.“Altı Şapkalı Düşünme Tekniği” toplantılarda ya da kişisel olaylarda kullanılabilir. Toplantılarda, aynı problemi tartışan, değişik görüşlerdeki insanların birbirlerini engelleme durumunu önlemede fayda sağlar.
ALTI ŞAPKA YÖNTEMİ
Altı Şapkalı Düşünme Tekniği Örnekleri
Beyaz Şapka: Bu düşünce şapkasıyla, kullanılabilir verinin üzerine yoğunlaşılır. Elde olan bilgilere, ve onlardan neler öğrenileceğine bakılır. Bilgi dağarcığındaki boşluklara bakılır, doldurulmaya çalışılır.Bu geçmişte olanların analiz edildiği, ve tarihsel gelişmelerin günümüzde kullanılmak üzere değerlendirildiği bölümdür.
Kırmızı Şapka: Kırmızı şapka takıldığında, problemlere sezgiler, duygular ve reaksionlar kullanılarak yaklaşılır. Ek olarak da diğer insanların nasıl reaksiyon göstereceği tahmin edilmeye çalışılır. Kişisel gerekçelerinizi iyi bilmeyen insanların tepkileri anlaşılmaya çalışılır.
Siyah Şapka: Siyah şapkayla kararların bütün olumsuz noktalarına bakılır. Bu noktalara yaklaşılırken dikkatli ve savunmacı olunur. Neden işlemediği araştırılır. Bu çok önemlidir, çünkü planın güçsüz noktalarını görmemizi sağlar. Bunlara karşı eleyici, değiştirici ve düzeltici sonuçlar geliştirmemize yardımcı olur. Siyah şapkayla planlarımızı daha esnek yaparız, riskleri görürüz. Olumsuz koşullara hazırlıksız yakalanmamamızı sağlar.
Sarı Şapka: İnsanların pozitif, olumlu düşünmelerini sağlar. Bu optimistik bakış açısı, kararlardaki faydaları ve barındırdıkları değeri görmemizi sağlar. Her şey sıkıcı ve farklı devam ederken, sarı şapka, yolumuza devam etmemize yardımcı olur.
Yeşil Şapka: Yeşil şapka yaratıcılık demektir. Bu aşamada problemlere yaratıcı çözümler geliştirilir. Fikirlerin küçük kritikler yapılarak serbest bir şekilde tasarlandığı bölümdür.
Mavi Şapka: Süreç kontrolünü sağlar. Toplantı yöneticileri genellikle bu şapkayı takarlar. Gerekli oldukça da diğer şapkaları takanlara danışırlar.Son aşama ise “buldum!” anıdır. Artık yeni fikirlerin, insanlar üzerinde yaratacağı etkiden bu duyulan korku ortadan kalkmış, gelişim aşamasındaki fikir olgunlaşmıştır. Sıra uygulamaya gelmiştir.
Bunlar haricinde grup aktivitelerine aktif katılımla yaratıcı düşünce yeteneği geliştirilebilir. Scrabble, satranç, tavla gibi oyunlar analitik düşünce yeteneğini geliştirirken beyin jimnastiği de yapmamızı sağlar. Bu aktivitelerle çok yönlü düşünülür, starteji geliştirilir ve sağlıklı analiz yapabilir.Ya da kafamızı dağıtmak istediğimiz bir anda zor bir puzzle’a bir iki parça koymaya çalışarak, bulmaca çözerek hem dinlenmiş oluruz, hem de vaktimizi verimli bir şekilde geçirebiliriz.
Kurumsal Yaratıcılık
Kurumların yaratıcılığı, çalışanlarının – özelliklede üst düzey yöneticilerin – kattıklarıyla, yaratıcılıklarıyla ölçülür. Modern ve gelişmiş topluma ilişkin bir düşünce tarzı da; modern toplumun bilgi toplumu olmaktan çok hayal toplumu olduğu ve çok iyi, yenilikçi fikirlerden etkilendiğidir. Bu durumda da yaratıcı yeni fikirlere esin kaynağı olan ve bunları gün ışığına çıkaran liderlik önem kazanmaktadır.
Unutulmamalıdır ki rekabetçi ve küresel pazarında ayakta kalmanın en önemli özelliklerinden ikisi bazı şeyleri daha iyi yapmak veya yeni bir şeyler ortaya koymaktır.
Yaratıcı bir örgüt ortaya koyabilmek için bazı yetiler gerekmektedir. Bunlar arasında organik, esnek, hoşgörü ve güvene dayalı bir yapıya, farklı ve aralarında açık bir iletişim kanalı olan bireylere sahip olmak; çevredeki değişimlere ayak uydurabilmek; öneri sistemi oluşturmak, çalışanların seçim ve terfilerini yetenek ve bilgilerine göre yapmak yer almaktadır.
Yaratıcılık bir anlamda da müşterilere sunulan hizmetlerin değerini arttırarak müşteri memnuniyetinin sağlanmasıdır. Çünkü günümüzde sadece yaratıcı ve müşteri odaklı strateji geliştiren firmalar ayakta kalacaktır.
Çevreyi keşfederek organizasyonları geliştirmek yaratıcı bir liderin ana görevi olmalıdır. Bunun yolu da etrafa bakmayı, gözlemlemeyi iyi öğrenmekten ve sınırların dışında düşünmekten geçmektedir. Xerox’un Palo Alto Research Center direktörü John Sealy Brown da geleceğe doğru ilerlemenin yolunun sadece ileriye bakmak değil, etrafa bakmak olduğunu söylemesi bu düşünceyi destekler niteliktedir.