Üstün yetenekli öğrencilerin yalnız problem çözme konusunda üstün olmayıp benimsenen kişilik özelliklerine sahip oldukları, yeteneklerinin gelişmesi, zenginleşmesini garanti eden etkili bir çalışma alışkanlıklarının, becerilerinin olduğu da kabul edilmektedir. Genellikle, normal bir öğrenci kendine güven kazanma konusunda akranlarının ve öğretmenlerinin görüşlerine daha çok dayanmaktadır. Üstün yetenekli öğrencinin ise daha bağımsız olduğu, kendine güven kazanmada kendi yaptıklarından destek ve ödül aldığı ortaya konmuştur. Bir bakıma bağımsız olan üstün yetenekli, yapıtlarında ve kararlarında akranlarının görüşlerinden az etkilenmektedir. Böyle bir özellik üstün yetenekli öğrencinin sosyal problemlerle karşı karşıya kalmasına kolaylıkla yol açabilmektedir. Özellikle orta dereceli okulların ikinci devresindeki öğrencilerin "üstün yetenek"e karşı değer hükümlerinde, spor, müzik gibi konulardaki üstün yetenek hariç, olumsuz bir tavır takındıkları gözlenmektedir. Bu bakımdan, üstün yetenekli öğrencilerin okul ortamında akranlarının dünyasının dışında kalması, sosyal gereksinmelerini karşılayamaması duygusal problemlerin kaynağı olabilmektedir.
Benliğini gerçekleştirme sürecinde normal öğrencilerden, başkalarına bağımlı olup olmama yönlerinden, farklılık gösteren üstün yeteneklilerin benlik-du- rum bağdaştırmasında karşılaşacakları güçlükleri ele almalarında ve onları çözmelerinde yardıma ihtiyaçları vardır. Bu yardımı öğretimin sağlaması olanağı sınırlıdır. Bu yardımı Rehberlik ve Psikolojik Danışma servislerinin sağlaması söz konudur. Bireyi yeterlilik ve yetersizlikleri yönlerinden bulunduğu sosyo psikolojik dünyasında tanımayı ve ona kendisini tanıtmayı amaçlayan Rehberlik ve Psikolojik Danışma hizmetleri, bireyin gerçekçi bir benlik kavramı geliştirmesine ve onu uygulamaya koymasına yardım sağlayacaktır. Rehberlik servislerini yalnızca üstün yeteneklileri belirleme ve seçme işlemleri ile meslek seçiminde kullanmak yetersiz kalmaktadır. Üstün yetenekli öğrencinin yetenekleri çerçevesinde benliğini gerçekleştirmesine yardım sağlamak da büyük önem kazanmaktadır.
Üstün yetenekli öğrencilerle ilgili bir diğer husus, üstün yetenekli öğrencilerin normal öğrencilerin gereksinmelerinden farklı olarak kendilerine özgü (uni- que) gereksinmelerinin oluşudur. Heyl'in belirttiğine göre, üstün yetenekli çocuk, yalnızca öğrenme yeteneği yönünden değil, fakat kendisinin özel öğrenme problemleri yönünden de kendine özgü bir durumdadır. Özellikle, orta dereceli okullarda veya temel eğitimde, üstün yetenekli öğrenci, tekrarı esas alan alıştırma tipi çalışma yapmayı öğrenme durumundadır. Bir diğer deyişle, üstün yetenekli öğrenci problemi doğru ve çabuk çözmenin yanı sıra düzgün ve doğru yazmak, ifade etmek ve bir ölçüde kalıplara uymak gereği ile karşı karşıyadır. Üstün yetenekli öğrencilere yapılacak rehberlikte dikkat edilmesi gereken husus, üstün yetenekli öğrencilerin belirgin olan öğrenme ve davranma tarzlarıdır. Bu tarz ve kalıplar normal öğrencilerinden farklıdır. Örneğin, Drevvs'in üstün yetenekli öğrencileri sınıflamasına göre, çalışkan ve üstün başarılı öğrenci; öğretmenlerin isteklerine uyar, okul ödevini, çalışmasını zevkten üstün tutar, "niçin" ile fazla ilgilenmez, tartışmadan çok ders dinlemeyi tercih eder, verilen ödevin belirgin olmasını ister, sosyal lider olan öğrenci; öğretmenlerin değer hükümlerinden çok akranlarının değer hükümlerine uymaya eğilim gösterir, sosyal ilgi önce gelir, genellikle iyi bir akademik başarı gösterir, ikna edicidir, yaratıcı entellektül öğrenci ise, yukarda sayılan iki sınıflamadaki öğrencilere kıyasla daha düşük not alır, başarı testlerindeki puvanları notlarına oranla biraz yüksektir, öğretmenlerin ve öğrencilerin belirlediği normlara uymada güçlük çeker, genellikle lider değildir ve olmakta istemez. Ayrıca bu tip öğrenciler geleceğin bilimcileri (mühendisleri değil), artistleri, yazarları olacakları izlenimini verirler.
Bu yaratıcı entellektüel tipteki öğrencilere "asi, isyankar" tipler olarak bakıldığını görmekteyiz. Bu "asi" tiplerin, genellikle okuldan ve çevreden uzaklaşması, soğuması, uzmanlara göre, yaşantılarında çevreleri tarafından reddedilmeye, anlaşılamamaya karşı bir tepki olmaktadır. Bu tiplerin, okulda "problem öğrenciler" olması beklenilen bir durumdur. Bu öğrencilerin davranışlarını anlayacak, onların yetenekleri çerçevesinde farklı gereksinmelerini görecek ve bu gereksinmelerin doyurulma olanaklarını görmelerine yardımcı olacak Rehberlik ve Psikolojik Danışma servisleri bu soruna bilimsel bir biçimde yaklaşılmasını ve bu öğrencilerin verimli çalışmalar yapmalarını sağlayabilecektir. Genellikle, bu tip öğrencilerle uğraşmada ve onları verimli kılmada alınan eğitsel ve öğretimsel tedbirler beklenilen düzeyde başarı sağlamamaktadır.
VVrenn, üstün yetenekli ve özellikle "asi" gruba giren öğrencilerle ilgili araştırmalarında, üstün yeteneklilerin orta ve yüksek öğretimde rehberliğe ve daha büyük bir uyarılmağa, teşvike olan gereksinmeleri üzerinde durmuş ve bu araştırmaların sonuçları üstün yeteneklilerle ilgili eğitsel çalışma ve programları etkilemiştir. Üstün yetenekli öğrencilerle ilgili eğitim ve öğretim sorunlarına çözümler bulmada, bu öğrencilerin kendilerini tanımalarına, kendileriyle ilgili olumlu ve yetenekleri ile bağdaşan kararlar vermelerine, tercihler yapmalarına profesyonel ve sistematik yardımı kapsayan Rehberlik ve Psikolojik Danışma hizmetleri etkin rol oynamaktadır. Üstün yetenekli öğrencilerle ilgili eğitsel, öğretimsel programlarda yer alacak Rehberlik ve Psikolojik Danışma hizmetlerinin etkin olabileceği hususları, şöylece özetlemek olanağı vardır:
- Üstün yeteneklilerin belirlenmesi ve seçimi hususunda, bireyi yetenekleri, ilgileri, başarılı oluşları düzeyinde bir bütünlük içinde tanıma süreçlerinde alacağı rol ve yapacağı çalışmalarla: Özellikle üstün yetenekli öğrenci olarak belirlenen ve seçilenlerin bu farklılıklarını gerçekçi bir biçimde anlama ve kabul etmelerinde, onların kendilerine karşı gerçekçi bir güven kazanmalarını desteklemede yararlı olacaktır. Normal öğrenciler arasında devamlı üstün başarı gösteren bir üstün yeteneklinin üstün yetenekliler arasında göstermesi söz konusu başarının yeni grubuna göre her zaman üstün başarı olamadığı durumlarda ortaya çıkan sorun, hayal kırıklığı, başaramama düşüncesi, durumu kabul edememe ve duygusal yönden gelişememe gibi hususları yaratabilir. Bu durumda, öğrencinin büyümesini ve yetenekleri ölçüsünde başarılı ve verimli olmasını engellemektedir. Böyle bir sorunu yenmede, çözmede öğrenciye psikolojik yardım kaçınılmaz hale gelir.
- Üstün yeteneklilerin yapması söz konusu eğitsel ve mesleki çalışma ve hazırlıklarda gerek duyacağı malumatı, yüksek öğrenim olanakları, burs olanakları ve kariyer yapabilme durumları hakkında bilgiler sağlama ve bu konularda gerçekçi kararlar verebilmeleri yönünde yardımcı olmakla: Bu konuda araştırmaların ortaya koyduğu bir hususu belirlemekte yarar vardır. Cody ve Rothney, üstün yetenekli öğrencilerin "karar verme" davranış ve yeteneklerini etkilemede bir yol olarak onların "problem çözme" beceri ve süreçlerini geliştirmenin verimli olduğunu ortaya koymaktadırlar. "Karar verme" davranış ve yetenekleri meslek seçimi sürecinde temel bir öğe olmaktadır. Bu bakımdan, genç üstün yetenekliler danışmanın esas olduğu "Direkt Psikolojik Danışma" yaklaşımını ve metodunu mesleki rehberlik işlemlerinde reddetmektedirler. Danışma esas olduğu Psikolojik Danışma yaklaşımı üstün yeteneklilerle ilgili mesleki rehberlik işlemlerinde verimli olmaktadır. Üstün yeteneklilerin eğitsel ve mesleki rehberliğe olan gereksinmelerinin önemini Ankara Fen Lisesi'nin ilk mezunlarının görüşlerini belirleyen bir çalışmada açık bir biçimde görmekteyiz.
- Üstün yeteneklilerin kendilerine özgü gereksinmelerine ve sorunlarına ve gelişme zorunluluklarına cevap bulmalarında "Psikolojik Danışma" yoluyla yardımda bulunmakla: Genellikle, aile, öğretmenler, akranlar ve başkaları üstün yetenekliler üzerine aşırı bir baskıda bulunmaktadırlar. Bu baskı, üstün yeteneklilerden aşırı beklentiler biçiminde ortaya konmaktadır. Üstün yetenekli çocuğu "minyatür yetişkin" olarak görme ve ondan bu model çerçevesinde davranışlar bekleme ve zorlama, belirli duygusal problemlerin nedeni olmakta ve çocuğun büyümesini, gelişmesini engellemektedir. Govvan ve Damos,26 üstün yetenekli çocukların kendilerine özgü ve psikolojik danışmayı gerektiren sorunları olarak:
- Üstün yeteneklilerin gelişim ödev ve işlerini, bunları çözecek fiziksel yeterliliğe ulaşmadan fark etmelerini,
- Üstün yeteneklilerin belirli profesyonel meslekler için gerekli olan özel ilgiler konusunda normalden fazla gereksinme duyduklarını,
- Üstün yeteneklilerin yetişkin modeline ait figürlerin yokluğuna ilişkin problemlere sahip olduklarını, belirtmektedirler.
Üstün yetenekli, ikili norm grubuna sahip kişi olarak, ilgileri ve fikirleri, düşünceleri yaşıtlarının normlarından farklılık gösterdiği zaman kendini yabancı gibi hissetme durumunda kalmaktadır. Psikolojik Danışma uzmanı ile birey arasında cereyan eden bir psikolojik görüşme süreci olarak özetlenen Psikolojik Danışmada, bireyin kendine ait bilgileri, kendine ait sorumluluğu ve seçenekleri kullanabileceğini temel kabul etmek esastır. Bu çerçevede Psikolojik Danışma, üstün yetenekli öğrencinin kendi yeteneklerinin boyutlarına ve çerçevesine ait içrel görüş kazanmasına ve ne kadar yeterli olduğunu anlamasına yardımcı olmaktadır. Psikolojik Danışma, gerçekçi boyutlar içinde üstün yetenekli öğrencinin yalnızca kendi yeterliliklerini tanımasına değil ayrıca bunları kullanma biçimlerine ilişkin bilgi ve tecrübeleri kazanmasına da olanaklar sağlayarak etkin bir benlik kavramı geliştirmesine yardımcı olur.
Öğrencinin benlik kavramı, tecrübe, bilgi ve motivasyon eksikliğinden veya yokluğundan dolayı sınırlı bir biçimde gelişmiş olabilir. Kendini yetenekli, hünerli görmeyen üstün yetenekli için, Psikolojik Danışma yeni duyguları denemesini keşfetmesini sağlayabilir. Kendini olduğundan fazla ve üstün görenler için de Psikolojik Danışma gerçekle bağdaşma ve onu kabul etme olanağını sağlayabilir. Psikolojik Danışma, normal öğrencilerde olduğu gibi üstün yeteneklilere de duygularını ifadelendirme ve değerlendirme, bazılarını kabul, bazılarını da reddetme olanağını sağlar. Psikolojik Danışmada rol alan profesyonel danışman kuracağı dürüst, açık güven verici ilişki ile üstün yetenekli için tehdit ve sansür edici, kınayıcı, yargılayıcı olmayan bir ortam sağlayarak gencin töresel ve değer yargılarına ilişkin gereksinmelerinin doyum yollarını aramasına yardımcı olur. Bu yardım, danışmanın "gençliğe has kültürel değerleri" benimsediği hissini ve görüntüsünü vermekten çok, yetişkinler grubundan biri olarak gencin karşılaştığı sorunlarını dinleyen ve anlamağa çalışan bir kimse modelini ortaya koyma biçiminde anlaşılmalıdır.
Üstün yeteneklilerin belirli eğitsel gruplara ve programlara yerleştirilmelerine yardımda bulunmakla: Özellikle üstün yeteneklilerin yeteneklerini geliştirme olanaklarını en üst düzeyde bulabilecekleri ve onların öğrenme işleminde belirlenmiş olan karakteristiklerini dikkate alan programlar geliştirmesinde Rehberlik ve Psikolojik Danışma hizmetleri yarar sağlamaktadır. Üstün yetenekliler için geliştirilecek öğretim programlarının temel felsefesinin üç genel amacı olduğu öne sürülmektedir. Bu amaçlar:
- Disiplinlerin kavramsal temel yapısını öğretmek,
- Öğrencilerin konulara uzmanların yaklaştığı biçimde yaklaşmalarını sağlamak,
- Disiplinlerdeki temelleri mümkün olan erken yaşlarda programa almak, olmaktadır ki bunlara, Rehberlik ve Psikolojik Danışma hizmetlerinin yardımı ile ulaşıldığında bu, bireye gerçek ile bağdaşmış bir benlik kavramı geliştirilmesini sağlamaktadır.