Üstün Yetenekli Çocukların Ebeveynlerine Öneriler

Şimdiye kadar üstün yetenekli çocukların içlerindeki olağandışı potansiyeli ortaya çıkarmada ailenin ne kadar büyük etkiye sahip olduğu ortaya konmaya çalışılmıştır. Bu noktadan sonra yaşı ne olursa olsun üstün yetenekli çocukların yetenek, ilgi ve kapasitelerini geliştirmek için ailelerin çocuklarını nasıl destekleyecekleri konusunda bazı öneriler sunulmaya çalışılacaktır. Aşağıda sıralanan öneriler üstün yetenekli çocukların okulda, evde ve tüm yaşamı boyunca önemli hedefler başarmalarına katkıda bulunacaktır.

  1. “Birey” olarak görmek; Anne-babaların, üstün yetenekli çocuğunun kabiliyetlerinin optimal gelişimini korumada belirli bir eğitimsel görevi de bulunmaktadır. Ailelerin, üstün yetenekli çocuklarının yetenek, ilgi ve kapasitelerini en üst noktada kullanmaları konusunda onları çok iyi anlamaları ve olumlu bir şekilde yönlendirmeleri için birlikte vakit geçirmeleri ve oyunlar oynamaları gerekmektedir. Evde oluşturulan aile ortamında, çocukların bireysel olarak kendisinin benimsediğini ve sadece kendisinin bir insan olarak değer verildiğini bilmeleri kendilerini gerçekleştirmeleri açısından büyük önem taşımaktadır.
  2. Birlikte etkinlikler yapmak; Ailelerin üstün yetenekli çocuklarını desteklemesinde bir önemli nokta da, aile bireylerinin çocukla zenginleştirilmiş etkinlikler paylaşmasıdır. Zenginleştirilmiş etkinlikler deyince ailenin para ile alabileceği oyuncak, malzeme, özel paralı eğitim olanaklarından ziyade nesneler kişilerle etkileşim; anlamlı ve kritik olaylar, çocuğun gelişiminin o anında önemli yaşantılarla karşılaşma şansı akla gelmelidir. Aileler çocuklarını okuma, müzeler, galeriler veya diğer olaylar veya durumlar vasıtasıyla zihinsel uyarılarla karşılaştırarak onlara yardımcı olabilirler. Ancak burada dikkat edilmesi gereken temel nokta yapılan etkinliklerin çocuğu tüketecek kadar çok olmamasıdır.
  3. Israrcı olmak; Burada ısrarcı olmakla asıl söylenmek istenen sebattır. Sebat, problem çözmede başarının devamlılığını sağlar. Etkili problem çözen çocuklar bir problemi çözdüğünde veya çözüm çok açık olmadığı durumda bile ısrar ederler. Mümkün olduğunca farklı problem çözme stratejileri öğrenmelerini uygulamalı olarak paylaşmak gerekir. Çocuklar çoğunlukla bir problemin çözümü veya bir görev hemen bilinmediğinde ümitsizlikle vazgeçebilirler. “Yapmıyorum”, “çok zor” dediklerini duyabilirsiniz veya görevi üzerinden mümkün olduğu kadar çabuk atmak isterler. 

Bu problemi analiz etme veya hedeflerine ulaşmada strateji ve bir sistem geliştirmede yetenekleri eksiktir. Çocuklar problem çözmenin alternatif stratejilerini kullanmayı öğrendikçe sebat etmeye de başlarlar. Problem çözme stratejilerinin çalıştığını gösteren ipuçlarını toplarlar ve bir strateji çalışmadıysa nasıl geri döneceklerini ve nasıl bir başka stratejiyi deneyeceklerini bilirler. Örnek olarak TV programlarında, sinema filmlerinde veya hikayelerdeki karakterler yoluyla sebat örneklerini paylaştığınızda çocuğunuzun dikkatini çekmek için çağırabilir ve “sebat” kelimesini kullanarak davranışı tartışabilirsiniz. Çocuğunuzla işinizde başarılı olmak için nasıl sebat ettiğinizle ilgili yaşantılarınızı paylaşabilirsiniz.

 

  1. Düşünmeden hareket etmelerini engellemek; Başarı elde etmiş ve gözlemci çocuklarda düşünerek hareket etme duygusu vardır. Kendi dürtülerini nasıl izleyeceklerini ve aşamaları atlayıp birden bire sonuçlara gelmeyi nasıl durduracaklarını bilirler. Çoğunlukla çocuklar akıllarına gelen ilk düşünceyi ağızlarından kaçırır, cevabı yapıştırırlar; bütün yönlerini düşünmeksizin çalışmaya başlar veya bir fikir hakkında ani değer yargıları oluştururlar. Olumlu ve olumsuz olan noktaları göz önüne almadan önce değerlendirir ve överler. Alternatifleri ve çeşitli olası taraflarının sonuçlarını göz önüne almaktan çok aklına ilk gelen düşünceyi kabul edebilir veya varsa önerilerini sunabilirler.

        Çocuklarınızın sebat etmelerini sağlamada örnek olarak bir görev veya oyuna başlamadan önce kuralların açıklanması için ona soru sorarak, bir problemin çözümü için bir plan üzerinde konuşarak, alternatif problem çözme stratejileri keşfederek ve başlamadan önce hareketin sonuçlarını göz önüne alarak bu dürtülerini yola getirmeyi öğrenmelerine yardımcı olabilirsiniz.

  1. Anlayarak ve empati kurarak diğerlerini dinlemek; İletişim denilince ilk akla gelen konuşmaktır. Ancak iletişim dinleme ile başlar. Başarılı insanlar diğer insanları dinlemek için geniş zaman ve enerji harcarlar. Diğer insanların bakış açısını empatiyle anlamaya çalışırlar. Diğer insanların düşüncelerini açıklayabilmeleri, duyguları, hissettiklerinin göstergelerini keşfetmeleri, karşılarındaki insanların kavramları, duyguları ve problemlerini doğru olarak ifade etmeleri vb. için zaman ayırmak dinleme davranışlarının göstergesidir.

Bazı çocuklar diğerleri ile dalga geçer, güler veya birbirlerinin fikirlerini aşağılarlar. Bu çocuklar diğer insanların fikirlerini işlemek veya hünerlerini göz önüne alıp bunların üzerine bir şey yapılandırmak için uğraşmazlar. Bu noktada çocuklar büyürken yapılan aile toplantıları, sorumluluğun paylaşılması, empati, problem çözme ve anlaşma becerilerini öğrenmeleri için en iyi yoldur. Bu durum sadece aile içinde değil çocuğun çevresindeki insanlara karşı bakış açısını da değiştirmeye başlar. Çocuğun diğer insanlarla olumlu iletişim kurmaya başlamasıyla birlikte diğer insanların duyguları ve fikirlerini doğru olarak açıklayabildiği, önemsediği ve anladığı söylenebilir. Çocuğunuza “Ağabeyinin düşüncesi…..dir ama annenin fikri……dir” veya “Senin önerini deneyelim ve çalışıp çalışmadığını görelim.” diyebildiğinizde diğerlerinin duygularını ve fikirlerini anladıklarını ve dinlediklerini bilirsiniz. “…….olduğunda arkadaşın neler düşündü” veya “neden böyle bir şey söylediğini öğrenmek istiyorum” veya “eğer sen Efe olsaydın ne hissederdin/düşünürdün?” gibi sorular sorabilirsiniz.

  1. Esnek düşünmek; Başarılı insanlar alternatif bakış açılarını göz önüne alırlar. Bazen çocuklar bir proje veya bir problem çözmenin TEK bir yolu varmış gibi düşünerek KENDİ yollarıyla tamamlamayı düşünürler. Çocuklar sadece KENDİ cevaplarının doğru olduğunu düşünebilirler. Onlar diğer cevapları bulmak için mücadele etmekten daha çok kendi cevaplarının doğru olup olmadığını bilmekle daha çok ilgilenirler. Belirsiz durumlardan kaçınır ve hatayı tolere etmekten daha çok kesinliğe ihtiyaç duyarlar. Düşüncelerinde esnek olan çocuklar için diğer insanların bakış açısı veya mantığını anlamak daha kolaydır. Pek çok değişik ve orijinal fikir ve olasılık üretebilir ve hareketin iki veya daha çok yönünün sonuçlarını değerlendirebilir. Karar verirken “ancak”, “bir başka taraftan” veya “bir başka açıdan bakarsak….” ile başlayan cümleleri sıklıkla kullanabilirler. Çocuğunuzla mesleğinizdeki başarınıza esnek düşünmenin nasıl yardımı olduğunu ve esnek olmayan diğer insanlarla çalıştığınızda durumları nasıl ele aldığınızı tanımlayarak tartışabilirsiniz.
  2. Onların düşünceleri hakkında düşünmek (metacognition); Başarı kazanan insanlar kendilerinin, kendilerine ait düşüncelerin ve diğer insanlar üzerinde kendi etkilerinin farkındadırlar. Yaptıkları çalışmada hareketleri ve planlarını değiştirirken ve çalışırken kendi düşüncelerini izlerler. Çoğunlukla çocuklar düşünürlerken kendi düşüncelerinin farkında değillerdir. Nadiren kendi düşüncelerinin niteliğini değerlendirmek veya göstermek için plan yaparlar. “Problemi nasıl çözdün?” veya “karara nasıl vardın?” diye sorduğunuzda “bilmiyorum sadece yaptım” diyebilirler. Problem veya bir görev üzerinde çalışmadan önce, sırasında veya sonrasında kullandıkları adım ve basamakları tanımlayamazlar. Zihinlerinde tuttukları görsel imajları kelimelere dönüştüremezler.

 

Çocuklarınız düşünürlerken kafalarından geçen şeyi tanımlayabilirlerse kendi düşüncelerinin daha çok farkına varabilirlerse tanımlayabilirler. Sorulduğunda bildikleri şeyleri ve ne bilmek istediklerini, hangi bilgilerin eksik olduğunu ve bu verileri oluşturmak için planlarını anlatabilirler. Problem çözmeye başlamadan önce hareket planlarını anlatabilirler.

 

Adımları sıralayabilirler ve bir problem çözme stratejisi serisinde nerede olduğunu söyleyebilirler. Bir problem çözümü yolunda üstlendikleri kör geçişleri ve patikaları izleyebilirler. Çocuğunuza karşılaştırma, analiz, öngörü, sınıflama ve sonuç çıkarma gibi düşünme kelimelerini” kullanmaları yoluyla yardımcı olabilirsiniz. Bir görev oluşturmadan önce kullanmak için planladıkları düşünme becerileri ve stratejilerini tanımlamaları için onların dikkatini çekebilirsiniz. Bir problem çözümü veya bir proje üzerinde çalışırken onlara “şuanda stratejinin neresindesin?” “hala ne yapmak için neye ihtiyacın var?” “aradığın bilgi nedir?” “görev ne zaman tamamlanır?” gibi sorular sorabilirsiniz, düşündükleri süreçleri açıklamaları için “seninle ne çalışılır?” veya “bir dahaki sefere farklı olarak ne yapacaksın?” gibi sorular sorarak yardımcı olabilirsiniz. 

  1. Kesinlik ve doğruluk için çabalamak; İnsanlar bir ürün ortaya koyarken doğruluk, incelik, sadakat ve nitelik için çaba sarf ederler. Ancak çocuklar, çalışmayı tamamlarken sıklıkla bunlara değer vermezler. Bitirmeye odaklandıkları için başarılarından dolayı gururlanmaya daha çok vakit ayırıp kararlarını düşünüp taşınmaya ve çalışmalarının doğru gidip gitmediğini kontrol etmeye çok az değer verir gibi görünebilirler. Çocuğunuzun ev ödevlerini ve testlerini gözden geçirmek için zaman ayırarak çocuğunuzun gelişen isteklerini gözlemleyebilirsiniz. Böylelikle dayandığı kuralları, izlediği vizyonu, modelleri bitirmiş olduğu ürün ile birebir eşleştirdiğinizde yaptıklarını doğrulamak için kullandığı ölçütlere geri dönmek zorunda kalır. Çalışmasından öncelikle kendisi gurur duyar ve görevi tamamlamada “elinden gelenin en azını yapmak” için çalışmaz. Çalışma standartlarını oluştururken onunla tartışarak ve rehberlik ederek yardımcı olabilirsiniz. Örneğin; “Odanı temizlemekle gerçekten mükemmel bir iş yapmış olsaydın nasıl görünürdü?” Çocuklarınızın kâğıt ve ev ödevlerini onlar için kontrol ederken hızlı olmak yerine ona “bu sayfada üç hatan var. Onları bul” gibi yaklaşımlar işinizi kolaylaştıracaktır. 
  1. Sorgulamak ve problem oluşturmak; İnsanlar ve diğer hayat formları arasındaki en ayırıcı özelliklerden biri çözmek için problemler BULMA yeteneği ve eğilimidir. Çocuklar çoğunlukla problem çözmek, cevapları bulmak ve onlar hakkında soru sormak için diğerlerine bağımlıdır. Bilgisizliklerinin ortaya çıkması korkusuyla soru sorma konusunda isteksizdirler. Çocuklarınızın düşünme becerilerini geliştirmek için doğru soru sorma, problem oluşturma, problem bulma ve farklı çözümler üretmeleri konusunda onları yönlendirmeniz gerekir. Dahası çocuğun sorduğu soru tipleri giderek değişmeli ve daha karmaşık ve derinlik içerir hale gelmelidir. Bir çocuğa diğer bir kişinin yaptığı araştırmanın sonuçları ve tahminlerini destekleyen veriler gerekebilir. Buna benzer çalışmalar yaptıkça çocukların “ne gibi ipuçları var?” veya “bunun doğru olduğunu nereden biliyorsun?”, “eğer bu doğruysa… olsa ne olabilirdi?” “eğer…. olsa” gibi hipotetik soruları artan bir şekilde sormaya başladıklarını duyabilirsiniz. 

Çocuklardan çevresindeki olgu ve zıtlıkları tanımaları, farkına varmaları ve bunların nedenlerine ilişkin soru sormaları istenebilir. Örneğin; “kedi neden m ı r l a r ? ” , “kuşlar ne kadar yüksekten uçarlar?”, “kafanın üstündeki saçlar neden bu kadar hızlı ama omuzlarımdaki ne kadar yavaş uzuyor?” veya “savaştan başka uluslararası anlaşmazlıklara bazı alternatif çözümler nelerdir?” gibi sorular yöneltilebilir.

  1. Yeni durumlara eski bilgileri uygulamak; Öğrenmenin esas amacı birinin deneyimlerinden fayda sağlamaktır. Başarı kazanmak için insanlar problemlerle veya yeni karmaşık durumlarla karşılaştıklarında kendi kendilerine sordukları ilk şeylerden birkaçı “bunun hakkında şuanda ne biliyorum?” “bunun gibi bir problemle daha
    önce karşılaştım mı?” veya “bu yeni mücadele için uygulanabilir geçmişte bana hangi stratejiler yardımcı olmuştu?” gibi sorulardır. Çocuklar her yeni göreve çoğunlukla ilk kez yapıyormuş gibi başlarlar. Ebeveynler çocuklarına bir şeyleri hatırlatırken ve önceden benzer durumlarla ilgili yaşanan bazı olaylara dikkatlerini çekerken çoğunlukla cesaretlerinin kırılmaya başladığı görülür. Son zamanlarda benzer tipte bir görev yapmış olmalarına rağmen daha önce hiç duymamışlar gibi görünebilirler.

Bu durumda her bir deneyim onlar için sanki ayrı bir olaydır. Öncesinden veya sonrasından gelen herhangi bir şeyle hiçbir ilgisini kuramaz. Çocuklar, “bu bana …….. hatırlatıyor?” veya “ben ……..de işte tam bu zamandı” dediklerini duyduğunuzda bu yeteneğin gelişmeye başladığı söylenebilir. Yaptıklarını önceki deneyimleriyle ilişkilendirmeye başladıklarında üzerinde çalıştıkları şeyi açıklamaya başlarlar. Çocukluğunuzu fırsatlar, problemler veya evdeki tartışmalar arasında okuldan öğrendiklerini kullandığını gözlemlediğinizde onun yeni beceriler kazandığını ve uygulamaya başladığını bilirsiniz. Örneğin; okulda artan ilgisini, zamanı ve parayı kullanmasında daha planlı olduğunu, kendisine ait olan şeyler ve odasını daha iyi düzenlediğini veya yeni projeler üzerinde araştırma yapmak için kaynaklar ve daha önceden öğrenilmiş beceri kullanma konusunda daha becerikli olduğunu görebilirsiniz. Bir görev tamamlandığında gelecekte bilgilerini uygulamasını çocuğunuzdan isteyin. “Eğer yeni bir …….. tasarlasan neye benzerdi?” “…..bu bilgiyi başka nerelerde kullanabilirsin?” “Diğer hangi başka durumlara bunu uygulayabilirsin?” gibi sorular size yardımcı olacaktır.

  1. Bütün duyularını içeren veri toplamak; Bütün bilgiler gözler, kulaklar, deri, burun ve dil duyu yollarından beyine gider. Başarılı insanlar bir şeyleri öğrenmeyi ve bilmeyi, güçlü duygular yoluyla algılar, bireylerin bazı kişisel yollarla bunu deneyimlemeleri gerekir. Duyu yolları açık, hazır ve hassas olduğunda çevrelerinden çok daha fazla bilgi alırlar, bu duyu yolları engellendiğinde duyu uyarılarından muaf ve habersiz kalırlar. Çevrelerindeki çeşitli objeleri dinlemeleri, koklamaları ve dokunmaları için bütün duyularını kullandıklarını gözlemleyebilirsiniz. Çocuklara bir hikâye yada tekerlemesöylendiğinde tekrar tekrar okumanız için size ısrar ettiklerini görebilirsiniz. Duyularını kullanmaları konusunda beceri kazandıkça “bakabilir miyim?” “bakabilir miyim?”, “onu hissetmek istiyorum” “onu denemek istiyorum” “onu tutabilir miyim?” gibi soruları sorduklarını duyabilirsiniz. 
  1. Yaratıcı olmak; “Çizemiyorum”, “sanatta hiçbir zaman çok iyi değildim. ”bir nota bile söyleyemem”. Bazı insanlar yaratıcı bireylerin böyle doğduklarına inanırlar, yaratıcılık onların genlerinde ve kromozomlarındadır. Giderek artan bir şekilde bu kapasite geliştirilirse bütün insanların hikaye yaratma, orijinal, zeki veya samimi ürünler ve teknikler, çözümler üretme kapasitesi olduğunu anlar hale gelebilirler. Başarılı insanlar bilinçli olarak yaratıcıdırlar. Problem çözmelerini farklı bir şekilde bakmaya çalışırlar, pek çok açıdan alternatif olasılıkları inceler. Analojileri kullanarak farklı roller içinde kendilerini ileri doğru itmeye eğilimlidir, bir görüşle başlar ve geriye doğru çalışır, göz önüne alınan objeleri hayal ederler. Yaratıcı insanlar risk alırlar. “Yeteneklerinin kıyısında yaşarlar”, sınırlarını test ederler. Yaratıcı insanlar eleştiriye açıktırlar ve ürünlerini diğerlerine göstererek diğerlerinin görüşlerini alır ve aldıkları geribildirime göre araştırmalarına devam ederler. Daha geniş akıcılık, ihtimam, yenilik, mükemmellik, güzellik, uyum ve denge için sürekli çabalarlar.

Çocuklar çoğunlukla yaratıcı potansiyellerini harekete geçirebilmek için yardıma ihtiyaç duyarlar. Beyin fırtınası, zihin haritası ve metaforik düşünme gibi teknikler düşüncelerini genişletmeye ve çözmeye yardımcı olur. İki veya daha çok birbirine benzemeyen obje arasındaki gizli ilişkiler ve bağlantılarını bulmak için çocuğunuza soru sorabilirsiniz. “Bir kuş tüyü için ne tip yerçekimi şekilleri nelerdir?” kendinize ait bir bitki yaratın ve yaşayabileceği bir çevre oluşturabilirsiniz. “Düz bir lastik olsaydın nasıl hissederdi?” “Hangisi kıvırcık, kereviz sapı ve sarıdır?” “Evimizin içerisinde hangisi en mutlu odadır? Neden?” Okulda hazırladığı proje raporları veya var olan bilgileri için alternatif yollar kullanma ve bulmada müziği, videoyu veya dansı işe koşmasına yardımcı olabilirsiniz.

Son olarak çocukların içlerindeki olağanüstü potansiyeli ortaya çıkarabilmeleri için öğrenmenin en temel formu olan taklit etme ve benzememeye çalışmadan da yararlanmak gerekir. Özellikle bu konuda ebeveynler çocuklarının nasıl bir insan olmasını istiyorsa önce kendileri iyi bir model oluşturmalıdırlar. Çocuklardan ebeveyn olarak sizin yapmadığınız bir davranış, tutum veya beceriyi ondan yapmasını beklemenin size karşı olan güven, sevgi ve saygısını zedeleyeceğini hesaba katmak gerekir. Aynı zamanda erken çocukluk, özdeşim kurma dönemi olduğu için çocuğun kendi cinsinden olan ebeveynini model alma fırsatı elinden alınmış olur. 



  FACEBOOK YORUMLARI